27 Ekim 2009 Salı

selam kolaj

seksi kızların etek altı resimleri için tıkla;)

ruğya gibi her hatıra.

kendinizi rüya görmeye şartlandırıp uyuduğunuzda harika rüyalar görebiliyorsunuz.
mesela ben dün gece harika bir maacera filmi izledim rüyamda.
başrolünde lindsay lohan vardı o ayrı.
diyeceğim o ki deneyin.bir zararı olmaz.

26 Ekim 2009 Pazartesi

bit.

kampsüte 500e yakın,belki daha fazla polis amca,jopları,hayvani boyuttaki silahları ile 300spartans cılık oynayıp,biber gazlarıyla istop oynarken,benim communication skills dersinde job interview yapıyor olmam çok ağrıma gitti.hüzünlüyüm.

"-are you planning to have some special methods for teaching kids in future?
-yep,punching them in the face."

bir de vize işlemleri denen evre bitsin artık.bitsin.bitsin.

25 Ekim 2009 Pazar

  • aklımda söyleyecek çok şey olup,onların hepsini birbirine güzel bağlaçlarla bağlayamayacak kadar yorgun olduğum zamanlarda maddeli entry giriyorum.
  • başım çok ağrıyor.
  • bugün günlerden pazar ve birisinin beni pazar kahvaltısına davet etmesini beklemiyor değilim.bu saatten sonrakine brunch deniyor ama neyse.
  • 2 gün önce sadece bar'ın adı marilyn monroe diye,bir partiye gittim.partide sadece duvarlardaki resimlere bakıp,falım sakız çiğneyip,insanları izledim.
  • niyeyse mtv ema için heyecanlıyım.delilik.banane sonuçta.eurovision kafası deniyor sanırım buna.
  • dün bütün gün selinleydik.baya iyiydi.arkadaşlarımdan bazılarıyla tanıştı.sevdi sanırım hepsini.mutlu oldum.
  • gop kitchenette in nişantaşı kitchenette den daha güzel olduğu kanıtlandı.
  • apple martini nin tadı elmalı prili azcık andırsa da ben sevdim.
  • hala dün sabah mekdanılds da yemediğim 2 nugget ı düşünüyorum.
  • bir sürü dunny'm oldu.
  • yazacağım şeyleri unuttum sanırım.

23 Ekim 2009 Cuma

son dakika

bu gece kampüs genelinde yaşanan ufak çaplı elektrik kesintisi,öğrenci evlerinde kaosa yol açtı.kendilerini odalarından dışarı atan çılgın gençler,koloniler halinde telefonlarının ışıklarını açarak kudurdular,birbirlerinin odalarına daldılar,fırsattan istifade sigara yasağını çiğnediler.
elektrik kesintisi sona erdiğinde kampüs sakinleri normal hayatlarına geri dönmekte zorluk çektiler.

melih çebi
hü tv
ankara.

21 Ekim 2009 Çarşamba

time traveller's wife filmine gidin.
anlat flmi deseniz anlatamam ama çok yaratıcı bir film.gidin işte.yada gitmeyin banane.

bir de ebayden aldığım her şey bugün elime geçti.huzurluyum.

19 Ekim 2009 Pazartesi

hayat hep haftasonu tadında geçse.sabahlasak.uyusak,uyansak yemek yesek,biryerlere gitsek,birileriyle takılsak,yemek yesek,sevdiğimiz şeyleri yapsak falan.ama o pazar gecesi bitmese.pazartesi girilecek isimleri bile beş para etmez dersler olmasa.
ne dersiniz
hoş olmaz mıydı?
diye de bir reklam vardı.

18 Ekim 2009 Pazar

pazar sabahları böyle hep beraber aile kahvaltısı yoktur bizim.hırsını kampüsten çıkarıyorum.20 kişi kahvaltı yapacağız yakında.çok eğlenceli ama.

16 Ekim 2009 Cuma

noldi.

astral seyahat ne ya?
bu gece masada oturan 15 kişinin onbeşinin de mi astral seyahat hikayesi olur.hepsi biryerlere gitmiş.yok kemikleri gıcırdamış titreme gelmiş.yüzüsttü yatağa yatıyormuşun da 3.boyuta geçiyormuşsunuz.o ne lan.
hepsi de ciddi.yaşamışlar bunu yani.
ilginç.çok ilginç.
bir de kampüs dolaylarında adı çıkmış özel güçlere shaip bir kız dolanıyormuş.milletin odasını,giydiğini falan biliyormuş,işi yok heralde.

garip olaylar dönüyor.

13 Ekim 2009 Salı

body of lies şlkfşasldşas

hayatımda gittiğim ilk "gerçek" futbol maçı bir amerikan futbolu maçı oldu.diye birşey yazdım az önce tividırda.amerikan futbol maçı mı olur yoksa amerikan futbolu maçı mı. neyse konu o değil.
maç bizim okulun takımı red deers ve wariors isimli sanırım gaziye ait bir takımın arasındaydı.
hava karardığı için sahanın 4 yanındaki ışıklar açılmış.tribün insanlarla dolu.bilmemne.hani o heyecanlı ortam havasıan girmemek mümkün değil.
oturduk.
15 dakika geçti ,yarım saat geçti.yok.hiçbir heyecan yok yani.ben amerikan filmlerindeki gibi bir kapışma.saha çapında koşuşturma bekliyorum.
bulduğumuz tek şey,hayvanlar gibi anıran karşı takım-ki HAYVANLAAAAR! diye de bağırmadılar değil-,hakem düdüğü ve 5 saniye sonrasında 20 ayının altında kalan bir çocuk.ama makismum 5 saniye.
ne oluyor ne bitiyor anlamıyoruz.kimse anlamıyor.
maçın sonuna doğru sahanın kenarında kukır yada goldın cinsi köpeğiyle oyun oynamaya başlayan üniformalı küçük çocuk da olmasa,o "amerikan" futbolu denen şeyin havasından eser olmaycak.
yıllarca kandırılmışız.
bir de götlerini portakal gibi gösteren şey taktıkları pedmiş.

ha bir de kampüste ilk kez yemek yaptım ben.krema soslu mantarlı spagetti yaptım lan.o hazır soslardan değil böyle mantarlı temizledim bildiğin.çok güzel oldu.eline sağlık falan dediler.gurur duydum.bir de cordon bleu.
işte böyle birşeydi bu da.

piknik tipi

şu üniversiteye geldiğimden beri ilk defa bir öğretim görevlisinin dersinde gerçekten eğlendim.
mor hırkası,sarı pantolonu, göğsüne kadar indiğini iddaa ettiği erotik dövmesi,içimde bir civciv yatıyor,arı olsam kraliçe arı olurdum bedava seks,verip kaldığım için 36 yaşında bekarım gibi ilginç muhabbetleri,ve en önemlisi anlatması gereken ders için " ay çok sıkıcı bu bee" diyip vizede çıkacak kağıtları dağıtarak,konu yerine "kezban pariste" filmini anlatmasıydı.

İngiliz dili edebiyatı ve tet dersleri bu dönem eğlenceli olacak.

9 Ekim 2009 Cuma

2 gündür pasaport işleriyle uğraşıyordum.teknik olarak 1 aslında.neyse.
emniyet müdürlüğü çalışanlarına etmediğim küfür kalmadı.pasaport lan bu.ayakparmaklarımın izini almadılar bildiğin.

bildiğin dedim de,yeni oda arkadaşımın tespitine göre bildiğin kelimesini aşırı kullanıyormuşum.bir de aşırı kelimesini.bildiğin öyle dedi yani.sdfgfsdfg

bir de ben bugün krep tavası aldım lan.2.senemde aldığım ilk gerçek mutfak eşyası.krep tavası.mavi böyle.oğyemen.

bu kadar şimdilik.

5 Ekim 2009 Pazartesi

wheelers


revolutionary road filmini izlerken yaptığım 80 tahminden hiçbiri tutmadı.filmin akışını tahmin edemediğimiz için ödül almış heralde.
coğkin.
tavsiye ediyoruz.

4 Ekim 2009 Pazar

ankaradaki hayata baya hızlı bir başlangıç yaptım sanırım.
üstelik daha ortada ders falan yok.
yeni odamda oturup sadece online dizi izleyesim falan var bilog.
ama nedense yemek için dışarı çıktıktan sonra yine uzun süre odaya dönemeyecekmiş gibi hissediyorum.
neyse.güzel gidiyor güzel.
bir de şu dudaklarım düzelse.