26 Kasım 2008 Çarşamba

ah

böyle sevdiği şeyler,idealleri peşinde koşan insanlar varya;onlara karşı çok garip hisler besliyorum.
hem nefret ediyorum hepsinden,hem de çok seviyorum.
az önce de bir yerde tanımadığım birinin yazısını okudum.
3 yıl tercümanlık okuduktan sonra,okulu bırakmış,şimdi iletişim tasarımı okuyormuş.
ben de yarın uyandığımda bu denli cesaretli olsam.
ingiliz dili öğretmenliği okuyorum şu an ya.evet kabullenmeliyim.
öğretmenler günün kutlu olsun yazılı mesajlar aldım dün mesela.
ne kadar harika da olsa herşey(bunu söylediğime şaşırıyorum ama ankaraya,ankaradaki hayatıma çok alıştım ve seviyorum),4 sene sonra okul bitecek ve en iyi ihtimalle bir işyerinin çevirilerini,uluslararası bağlantılarını falan sağlayan bir adam olacağım,ya da olucam.
değiştirme şansım var.
leşimin boyalar,kağıtlar arasında bulunmasını istiyorum ben oysaki.

ah be blog.
bir bira üstüne mekdanıls dan sonra efkar böyle bastı.
yarın uyandığımda geçer heralde.

ps:akşam teknik dans kursunda gördüğüm öğretmen kadın tansiyonumu yükseltti.